Kırk Dereden Su Getirmek Ne Demek? Bahane Ekonomisinin Maskesini Düşürmek
Birinin bir konuyu savunurken delilden çok laf, özden çok süs taşıdığını gördüğümde tüylerim diken diken olur. Evet, “kırk dereden su getirmek” tam da budur: hakikati değil, izleyiciyi taşımaya çalışmak. Bence bu deyim masum bir dil oyunu değil; toplantı kültüründen kamusal tartışmalara kadar uzanan, verimsizliği ödüllendiren bir alışkanlığın adı. Hadi tartışmayı açalım.
Kırk Dereden Su Getirmek Ne Demek? Deyimin Anatomisi
Deyimin özünde bir miktar gösteriş var: sayıyı büyüterek (kırk = “çok”) kanaat oluşturmak. Argüman kalitesi yerine argüman sayısına yaslanılır. Bu yüzden “kırk dereden su getirmek”, retorik hacimle ikna etmeye çalışmanın kısa yoludur. Sorun şu: hacim, doğruluğun yerine geçemez.
Zayıf Noktalar: Neden Sorunlu?
Kanıt yerine kalabalık: Çok örnek ≠ güçlü kanıt. Bir iddianın bilimsel gücü, örnek sayısından çok örneklerin kalitesine bağlıdır.
Konuyu dağıtma etkisi: Birbiriyle ilgisiz küçük savlar, dikkatimizi ana sorudan uzaklaştırır. Tartışma “ne doğru?”dan “kim daha çok konuşuyor?”a evrilir.
İkna yerine yorma taktiği: Dinleyici zihinsel yorgunluğa sürüklenir ve “peki neyse” demeye daha yatkın hale gelir. Bu, içerikten bağımsız bir üstünlüktür.
Sorumluluk erozyonu: Aşırı açıklama, sorumluluğun muğlaklaşmasını sağlar. Kim ne yapacak, ne zaman yapacak? Cevaplar sisin içinde kaybolur.
Yanılgı kümeleri: “İlgili gelmeyeni seç, işine geleni büyüt” (cherry-picking), “hedefi hareket ettir” (moving goalposts) ya da “sayıyla boğ” (gish gallop) gibi tartışma hataları bu kalıbın sık görülen gölgeleridir.
Gerçek Hayattan Eleştirel Örnekler
Toplantı masası: “Proje gecikti ama tedarikçi, kur, hava, yıldızlar…” Uzun liste asıl soruyu örter: Hangi karar, hangi tarihte, kim tarafından alınmadı?
Kamu tartışması: Veriye dayalı net bir ölçüt sormak yerine, metaforlarla bezeli uzun konuşmalar. Alkış çok, hesap verebilirlik az.
Gündelik ilişkiler: Basit bir özür yerine romana dönen açıklamalar. Oysa güveni onaran şey uzunluk değil, netliktir.
“Ama Titiz Olmak Kötü mü?” İnce Çizgi: Titizlik mi, Bahane Avı mı?
Elbette ayrıntı önemlidir; düşünceyi sağlamlaştırır. Fakat ayrıntının sahici ölçütleri vardır:
Birincil kaynak/ikincil kaynak ayrımı: Birincil veri mi konuşuyoruz, yorum mu?
Test edilebilirlik: İddia yanlışlanabilir mi? Somut bir deney/ölçüt var mı?
İlgililik: Söylenen, sorulan soruya cevap mı veriyor, çevresinde tur mu atıyor?
Titizlik, net bir soruya ilgili ve ölçülebilir cevaplar üretir; “kırk dereden su getirmek” ise soruyu sis içinde bırakır.
Kırk Dereden Su Getirmeyi Nasıl Tanırız? Hızlı Kontrol Listesi
1. Tez → Kanıt eşlemesi: Her iddianın yanında hangi veri? sorusuna verilebilen açık bir yanıt var mı?
2. Ölçüt ilanı: “Başarı/başarısızlık” neyle ölçülecek? Tarih ve metrik söyleniyor mu?
3. Az ve öz kuralı: 3 cümlede özetlenemeyen sav, genellikle savunulamayan savdır.
4. İlgisiz örnek filtresi: Anlatılan örnek, gerçekten iddiayı mı destekliyor, yoksa sadece hoş bir hikâye mi?
5. Alternatif açıklama testi: Aynı veriyi açıklayan daha basit bir yorum var mı? (Occam’ın usturası)
6. Tekrarlama mı, ilerleme mi: Eklenen her yeni gerekçe, önceki zayıflığı mı örtüyor, yoksa yeni bir ışık mı yakıyor?
7. Sorumluluk cümlesi: “Kim, neyi, ne zamana kadar?” sorusuna net cevap geliyor mu?
Cesur Alternatif: Kısalt, Netleştir, Taahhüt Ver
“Kırk dereden su getirmek” yerine benim önerim üçlü disiplin:
Özet: “Tezimin özeti…”, “Karar önerim…” diye başlayan 2–3 cümle.
Kanıt: 1 birincil veri, 1 karşılaştırma, 1 sınır/varsayım.
Taahhüt: Sorumlu kişi + tarih + bir sonraki doğrulama noktası.
Bu çerçeve, tartışmayı laf kalabalığından çıkarıp harekete taşır. Herkesin süslü konuşabildiği bir çağda, kısa ve net olmak en devrimci tavırdır.
SEO Odaklı Açıklık: Kırk Dereden Su Getirmek Ne Demek? (Tek Cümlede)
Kırk dereden su getirmek, bir görüşü savunmak ya da sorumluluktan kaçmak için çok sayıda, çoğu zayıf veya alakasız gerekçe sıralayarak ikna etmeye çalışma girişimidir.
Provokatif Sorular: Tartışmayı Açalım
Bir sonraki toplantınızda “3 cümlede savun” kuralını uygulasak, kimler zorlanır? Neden?
Uzun açıklamalar gerçekten açıklama mıdır, yoksa geciktirme sanatı mı?
İyi niyetli titizlik ile stratejik oyalama arasındaki farkı hangi somut ölçütle ayırırız?
“Kırk dereden su getirmek” kültürünün ödüllendirildiği kurumlarda yenilik nasıl filizlenir?
Son Söz: Bahanelerin Değil, Delillerin Çağı
Dünya, hız ve belirsizlik arasında kıvranırken bizi ileri taşıyan şey süslü gerekçe yığınları değil, açık tez + ilgili veri + net taahhüt üçlüsüdür. “Kırk dereden su getirmek” kulağa etkileyici gelebilir; ama gerçek ilerleme, gereksizi budayacak cesareti gösterdiğimiz anda başlar. Şimdi sıra sizde: Bu yazıyı okuduktan sonra, kendi iletişiminizde ilk hangi “su”yu boşaltacaksınız?